Sabah 06:00 gibi hostelden çıkıp 6 nolu tramway ile Otobüs istasyonuna gitmek için yola koyulduk. Otobüsümüzün kalkış saatini beklerken Türkiye’den getirdiğimiz hazır yiyeceklerle küçük bir kahvaltı yaparken birkaç güvercinin önümüze gelmesiyle yiyeceğimizi onlarla bölüştük ve kuşun bulunduğumuz kapalı mekana tuvaletini yapmasıyla oradan uzaklaşıp otobüsümüze bindik. Daha öncede belirttiğim gibi Zagreb-Split arası yaklaşık 400 km ve 6 saate yakın bir sürede yol alınıyor. Bulunduğumuz mevsimin kış olmasından ötürü yolculuk sırasında sürekli yağmur yağıyordu ayrıca yerde yüksekliği 2-3 cm kadar olan bir kar tabakası vardı.
Evet artık Split’e gelmiştik. Hırvatistan rotasındaki şehirlerde birer gün kalacağımız için otogara iner inmez ilk işimiz ertesi gün için bir sonraki rotamızın(Dubrovnik) otobüs biletini almak oldu 113 Kuna’ya otobüs biletimizi aldıktan sonra hostelimizi aramak için yola koyulduk. Gayretli çabalarımız sonucunda kalacağımız hostele(Beach Hostel)’e yerleştik.(Not: Split’te kalabileceğiniz en temiz ve en iyi hostel ayrıca biz 5 kişilik odada rezervasyon yapmamıza rağmen bize 2 kişilik odayı aynı fiyata veren Ladybird’e de teşekkürler...) Hostel’e yerleştikten sonra Split turumuza başladık. Yat limanı, tren garı ve otogar içiçe bana eski Antalya otogarını hatırlatan bu manzara oldukça hoşuma gitmişti. Karnımızın acıkmasınında etkisiyle çevrede yemek yiyebileceğimiz bir yer aramaya koyulduk. Ve biryerde Hırvatların Cevapi Boşnakların Cevapcici dediği köftelerden yedik. İçine ajvar ve kurusoğan konularak sunulan bu yemeğin fiyatı 18 Kuna. Hırvatistan’ın en büyük 2.şehri olan Split hem turizm hem sanayi şehri. Bulunduğumuz mevsimin Kış olması sebebiyle sakin olan şehirden günlük olarak devamlı İtalya, Yunanistan ve Slovenya’ya gemi ve feribot seferleri mevcut.Adriyatik denizinin çevrelediği Split turumuzda içinde bulunduğumuz Kış mevsimin iklimsel handikapları ve bizim fiziksel yorgunluğumuzdan ötürü ara ara hostelimize dönüp kısa süreli dinlenme aralarımızın ardından akşam yeniden koyulduğumuz Split turunda gündüze nazaran artan nüfus yoğunluğu dikkatimizi çekmişti. Diğer Hırvat şehirlerinde olduğu gibi burada da belirgin bir şekilde kız populasyonun erkeklere nazaran çok daha fazla olduğunu ve kızların tek veya 2’şerli değilde kalabalık gruplar halinde (bazen çete gibi etrafta bağırıp çağırarak) dolaştıklarına şahit olduk. Bu olay bizim için pek alışılagelmedik bir durum olduğundan bir banka oturup içeceklerimizi alıp erkeklerin değilde kızların magandalıklarını seyrededurduk. Ertesi gün sabah erken saatte bir sonraki durağımız olan Dubrovnik için yola koyulacağımızdan hostelimize dönmeye karar verdik. Bir sonraki durağımız Banu Alkan’ın da doğum yeri olan Dubrovnik’te buluşmak üzere))
Evet artık Split’e gelmiştik. Hırvatistan rotasındaki şehirlerde birer gün kalacağımız için otogara iner inmez ilk işimiz ertesi gün için bir sonraki rotamızın(Dubrovnik) otobüs biletini almak oldu 113 Kuna’ya otobüs biletimizi aldıktan sonra hostelimizi aramak için yola koyulduk. Gayretli çabalarımız sonucunda kalacağımız hostele(Beach Hostel)’e yerleştik.(Not: Split’te kalabileceğiniz en temiz ve en iyi hostel ayrıca biz 5 kişilik odada rezervasyon yapmamıza rağmen bize 2 kişilik odayı aynı fiyata veren Ladybird’e de teşekkürler...) Hostel’e yerleştikten sonra Split turumuza başladık. Yat limanı, tren garı ve otogar içiçe bana eski Antalya otogarını hatırlatan bu manzara oldukça hoşuma gitmişti. Karnımızın acıkmasınında etkisiyle çevrede yemek yiyebileceğimiz bir yer aramaya koyulduk. Ve biryerde Hırvatların Cevapi Boşnakların Cevapcici dediği köftelerden yedik. İçine ajvar ve kurusoğan konularak sunulan bu yemeğin fiyatı 18 Kuna. Hırvatistan’ın en büyük 2.şehri olan Split hem turizm hem sanayi şehri. Bulunduğumuz mevsimin Kış olması sebebiyle sakin olan şehirden günlük olarak devamlı İtalya, Yunanistan ve Slovenya’ya gemi ve feribot seferleri mevcut.Adriyatik denizinin çevrelediği Split turumuzda içinde bulunduğumuz Kış mevsimin iklimsel handikapları ve bizim fiziksel yorgunluğumuzdan ötürü ara ara hostelimize dönüp kısa süreli dinlenme aralarımızın ardından akşam yeniden koyulduğumuz Split turunda gündüze nazaran artan nüfus yoğunluğu dikkatimizi çekmişti. Diğer Hırvat şehirlerinde olduğu gibi burada da belirgin bir şekilde kız populasyonun erkeklere nazaran çok daha fazla olduğunu ve kızların tek veya 2’şerli değilde kalabalık gruplar halinde (bazen çete gibi etrafta bağırıp çağırarak) dolaştıklarına şahit olduk. Bu olay bizim için pek alışılagelmedik bir durum olduğundan bir banka oturup içeceklerimizi alıp erkeklerin değilde kızların magandalıklarını seyrededurduk. Ertesi gün sabah erken saatte bir sonraki durağımız olan Dubrovnik için yola koyulacağımızdan hostelimize dönmeye karar verdik. Bir sonraki durağımız Banu Alkan’ın da doğum yeri olan Dubrovnik’te buluşmak üzere))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder