11 Eylül 2012 Salı
Skopje-Üsküp (Yeniden)
Yine uygun fiyatlı bir bilet ve gitmeye vesile olacak bir iş… Pegasus Hava Yolları’nın Skopje’ye uçuşa başlamasıyla Atlasjet’in Priştina uçuşlarını saymazsak o bölge için THY tekelinin kırılmasıyla ben ve benim gibi Balkanlara özel ilgi duyan insanlara bir nevi fırsat doğdu diyebilirim(Not: Pegasus ayrıca Priştina’ya da seferlere başlıyor Priştina’daki triopoli yapının Sarajevo’da da gerçekleşmesi ümidiyle…)Ağabeyimin uçak bileti sponsorluğu, birazcık birikmiş burslarımın yardımı ve ÇAKIBANK’ın bana sağlamış olduğu maddi destekler ile Ramazan Bayramı sonrasında kendimi Malatya’dan Skopje’ye gitmek için 15 saatlik bir otobüs yolculuğuyla başta İstanbul’a oradan da İSG’yi kullanarak 1 saat 15 dk lık bir uçuş sonunda kendimi Skopje’de buldum(Skopje ile ilgili detaylara geçmeden İSG’de geçirdiğim süre boyunca gerek hoş sohbeti gerekse bana ısmarladığı içecekler için Ford Köln fabrikasında mühendis-ustabaşı olarak çalışan Mehmet Ali ağabeye teşekkürler…)
Skopje’ye ikinci kez gidişim olmasına rağmen havalimanını ilk kez kullanacağımdan ötürü oraya gitmeden evvel havalimanı-şehir merkezi ulaşım yollarını araştırdığımda sadece taksiler ile şehir merkezine ulaşımın sağlandığını gördüm. Bunun benim için anlamı ise ya tek başıma Skopje şehir merkezine min.15-max.25 EURO arası bir fiyat ile gidecektim. Ya da kendime taksi masrafını paylaşabileceğim yeni insanlar bulup onlarla gidecektim. Uçuş için 29 Euro ödeyen birisi olarak benim için 2.seçenek tabiki de daha makuldu) İstanbul’da uçağa binmeden evvel gözüme kestirdiğim taksiye ihtiyaç duyabileceğini düşündüğüm insanlarla iletişim kurarak kendimi Skopje Alexander the Great havalimanı yeni terminali açılışının organizasyon ekibi olan bir grubun içinde buldum. Ekiptekiler eğer Skopje havalimanında kalmayıp doğrudan otellerine geçerlerse beni de onları karşılayacak araca alabileceklerini söylemişlerdi. Uçak içerisindeyken benim 1A da oturmam ve 1 numaranın geriye kalan sıralarının boş olup uçağın kalan tüm koltuklarının neredeyse dolu olmasıyla 29 Euro verip uçan birisi olarak bir anda zengin bir insan imajı versemde(bu işin benimle doğrudan hiçbir alakası yok nedense havalimanında boarding yapan bayanlar bana 1 numaralı koltuğu veriyorlar) ve en önde tek olmamdan ötürü birçok kişi tarafından göz ile taciz edildim diyebilirim:) buna Makedonya Tarım Bak. bile dahil… Sonradan onu da 1 numaraya aldılar))
Herneyse gereksiz bilgileri bir yana bırakıp Skopje Havalimanına dönecek olursak kısa bir pasaport kontrolü sonucu organizasyon ekibindeki arkadaşlar ile bir araya geldim. Beni de o ekibin bir üyesi sanıp birkaç defa ilginç sorulara maruz kalsamda, ekibin işe hemen koyulmasından ötürü kendimi Skopje şehir merkezine götürecek yeni insanlar ile tanışmam gerekti. Ondan fazla denemenin sonucunda benim gibi arayış içinde olan 2 kişi ile tanıştım. Tanıştığım kişilerden birisinin yüzü bana nedense çok tanıdık geliyordu. Daha sonra ekibin Karadağ(Montenegro) Rozaje’de bir röportaj için gelen Tek Rumeli Tv ‘den Aybala’nın Dilek Ağacı isimli programın sunucusu olduğunu öğrendim(3-4 gün öncesinde o ekibin Grozni’de çekim yaptığı bir programları TV’de denk gelmişti ve ben de o programın neredeyse tamamını izlemiştim). Artık bir araya geldiğimize göre taksi bulmamızın zamanı gelmişti. Taksiciler ile konuştuğumzda genel olarak 20-25 Euro arası bir fiyat önermelerinden ötürü biz taksimizi Skopje şehir merkezinden çağırma durumunda kaldık. 15 Euro’ya havalimanına gelen ve bizi götüren taksicimiz kısa bir süreliğine havalimanı taksicileri ile tartışmak durumunda kalmış olsa da bizi sonuçta istediğimiz nokta olan Skopje Bit-Pazar bölgesine bırakmıştı. Hotel Arka civarındaki bir Türk kafesine(ismini hatırlamıyorum) soluklanmak için girip biraz dinlenip birşeyler içtikten sonra karnımızı doyurmak için eski şehire(bir arka sokak) geçip Pazar günü + saatin geç olmasından ötürü açık olan az sayıdaki lokantadan birisi olan Cevapi Ali(Kebapçı Ali’ye) oturup en hızlı yiyebileceğimiz yemek olan kuru fasülyelerimizi söyleyip yedikten sonra doğrudan otogarın yolunu tutuyoruz. Arkadaşlarım akşam saat 20:00’da Rozaje’ye gidecek araca binip ayrılmasından sonra ben de daha önceden de kalmış olduğum Hostel Hostel Skopje’nin yolunu tutuyorum. Daha önceden kalmış olmama ve Skopje’yi iyi bildiğimi sanmama rağmen bir türlü istediğim caddeye çıkamamıştım. En sonunda yardım alabileceğim birisini gözüme kestirip yanına yaklaştım ve sağolsun arkadaş da beni her zamanki Balkan sıcaklığı ile neredeyse gideceğim hostelin önüne kadar bıraktı. Daha önceden rezervasyon yaptırdığım ve hostelin sahibini tanıdığım için direk lobi kısmına girip arkadaşım Zoran’ı aramaya koyuldum. Geçen kış döneminde hostele ilk girdiğimde Laco Tayfa’dan Malatya Malatya eşliğinde beni karşılayan bu hostel ve arkadaşım Zoran ve köpeği(çok korkutucu bir görüntüsü olsa da geçen Kış bir sabah karşı karşıya kaldığımızda o benden bende ondan korkup ters köşelere kaçmıştık), çalıştığı yerden ayrılmıştı. Yerine bir çift hosteli işletiyordu… Her neyse hostelworld’ün %10’luk kesintisi haricinde kalan %90’lık 7.20 Euro’luk ücreti ödeyip odama geçmiştim. Geçen kış kaldığım ranzanın boş olması ile direk eşyalarımı oraya bırakıp bir güzel uyku moduna geçmeyi düşünüyordum ki, ertesi gün sabah erkenden yola çıkacağımdan ötürü Rammstore’a kadar gidip atıştırmalık birşeyler ile Makedonya’daki vazgeçilmez içeceğim olan Gopcka Limonlu su dan birkaç tane alıp tam dönecekken ertesi gün için üzerimde yeterli Dinarın olmadığını düşünüp yüksek kurdan bozan Ziraat Banka nın yanındaki dövizciden 20 Euro karşılığı 1260 Dinar alıp hostelime doğru yola koyuldum ve günü sonlandırmak adına hostele gelip yaklaşık 40 saattir uykusuz kalan bünyemi uyku ile yeniden baş başa bırakmıştım.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder